Ana içeriğe atla

SOSYAL MEDYANIN SİYASİ VE TOPLUMSAL KONULARA ETKİSİ


Sosyal Medya'nın gücünü yerel siyasette, uluslararası siyasette ve toplumsal olaylarda konuşmak gerekir.Neden mi çünkü artık sosyal medya mecraları bir iletişim aracından ya da kişisel paylaşım noktalarından çok kitleleri harekete geçiren bir eylem alanı olarak görülmektedir.
Örneklerle ilerlemek gerekirse; önce iç siyasete bakalım siyasiler, televizyon kanallarını ne kadar kullansada kişisel hesaplarından yaptıkları yayınların daha çok etkileşim aldığını görebiliyorlar tabi bunun asıl sebebi destekçilerin her türlü haber ve içeriği kabul edip yayması ve takip etmesiyle alakalı olduğu söylenebilir.
31 Mart seçimlerinden sonra İBB Meclis toplantısının ilk canlı yayın gösterimi 4 milyon insan tarafından takip edildi ve izlendi.Bu herhangi bir televizyon kanalının rating oranının tam 6 katını ifade ediyor.Aynı zamanda fiili reaksiyon alma ve etkileşim oranı da toplumda yer bulan ve dikkat çeken haberler olarak karşımıza çıkmasına sebebiyet veriyor.
Sadece yerel seçimlerde sosyal medya reklamlarına yapılan harcama toplamda 300 Milyon lira bunun yüzde 40 civarı harcaması sosyal medya tarafında çünkü düşük maliyet yüksek erişim.
Ancak sosyal medyanın gücünün ne boyutlarda olduğunu doğru görmek lazım 2018 Ağustos ayında yaşanan ekonomik krizin sebebi Trumpın Rahip Brunsonun serbest bırakılmaması konusunda uygulayacağını duyurduğu yüksek vergi oranı ve ardından Rahip Brunsonun gönderilmesi.Bir diğer yaşanan durum yine Arap Baharı örgütlenmelerinin sosyal medya üzerinden olması ve çıkan iç ayaklanmalar sonucu bazı ülkelerdeki yönetim değişiklileri.Yemen, Tunus, Libya, Mısır ve diğer...
Toplumsal olaylarda ve kamu vicdanını rahatsız eden olaylarda paylaşımların büyük reaksiyon alması ve bakanlıkları suçluları yakalama ve kamu vicdanını rahatlatma konusunda harekete geçirmesi...Örneğin; Şule Çet davasının yankı bulması böylece halk nezdinde hala takibinin yapılabilmesi.Çorlu tren faciasında sorumluların yakalanması ya da gereğinin yapılması konusunda halkın takipte kalması, hamile kadının aracına saldıran iki erkeğin toplumda yarattığı infial sonrası tutuklanması...ve bir dolu örnek.Bunlar toplumun kötü olaylara karşı sosyal medya aracılığı ile bir arada olmasını sağlıyor.Tabi bu kadar kullanıcı ve haber kaynağının olduğu noktada yalan haber yayımının önüne geçilemiyor doğrulundan emin olunmamasına rağmen linç ve karalama alanına da dönüşebiliyor.Bir anda yayılan bir haber itibar yok edebiliyor.Aslında haber kaynağının kontrol altında tutup halkın yalan yanlış haberlerle kin ve nefrete teşvik edilmesi önlenebilir.
Şu an bilinen en önemli gerçek sosyal medyanın bir strateji merkezi olduğudur.Sosyal medya askerlerinin yer aldığını unutmamak gerekir.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ATATÜRKÜ ANLAMAK

Bugün 10 Kasım Ata'nın ölümünün 81. Yıl dönümü.İçimizde hissettiğimiz hüznün ve yaşattığı sonsuz özlemin tarifsiz olduğunu unutmadan "ancak yüz yılda bir yer yüzüne böyle biri gelir" denen Ata'mızı saygı ve özlemle tekrar anıyorum. Ne zaman önemli bir gün olsa ülke adına ve ne zaman milli duygularımızı kabartan anlar yaşasak aklımıza gelir Atatürk, peki neden aklımıza gelir? Atatürk'ün bir Osmanlı Askeri olarak önemli başarılara imza atarak karşımıza çıktığı  savaşlar vardır, Çanakkale Savaşı Destanı gibi... "Cephaniz yoksa süngüleriniz var." Osmanlı'nın hasta adam olarak nitelendirildiği dönem ülkenin bir çok yeri işgal altında ve pazarlık masasında görüşüldüğü dönemde Atatürk Kurtuluşumuzu simgeleyen mücadelemizi başlatıyor.Lozanda son bulan bu mücadelenin ardindan Cumhuriyetin ilanı ile bu zaferler taçlanmış artık insanlar kendi ülkelerinde sömürge güçlerin boyunduruğu altında değil kendi anavatanlarında kendi cumhuriyetleri içerisinde ...

KORONAVİRÜS SALGINI VE TOPLUM BİLİNÇSİZLİĞİ

Önce bu virüsün hangi ülkede ortaya çıkıp dünyaya yayıldığını ve nasıl bir etki yarattığını konuşmak gerekir.Çin'in Wuhan kentinde 2019 Aralık ortası gibi haberlerini almaya başladığımız bu salgın hastalığın üzerinden neredeyse dört ay geçti ve bu hastalığın gözlenmediği bir ülke kalmadı.Bunun sebebi ise virüsün bulaşma hızının çok yüksek ve kontrol edilemez olmasından kaynaklı. Dünya tarihinin belli dönemlerinde yaşanan salgın hastalıklar tarihe geçmiştir.14.yy'da yaşana Kara Veba dünya nüfusunun 200 Milyon'ununu yok etmiştir.Bu en bilinen ve en korkutucularından olsada 20. ve 21. yy'da da yine salgın hastalıklar kendini göstermiştir İSPANYOL GRİBİ, SARS, MERS, AIDS, ASYA GRİBİ vs.. Şu an dünya 2019 tarihi itibari ile bütün sağlık gelişmelerini, bütün teknolojik gelişmeleri, ekonomik gelişmişlikleri ve askeri güçleri etkisiz bırakacak bir sağlık sorunu ile yüzleşmek zorunda kaldı.Bu durum dünya tarihini değiştirebilecek çok önemli etkiler bırakabilecek bir sıkı...

CUMHURİYET DEMEK "EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR." DEMEK

Cumhuriyet'in ilanı 29 Ekim 1923'tür.96. Yılını geride bıraktığımız bu tarih Türkiye ve Anadolu tarihi için çok önemlidir ki malesef bazı sokak röportajlarında insanlara bu tarihin ne olduğu sorulduğunda bilmeyenler, cevap veremeyenler olduğu görülüyor.Bu tarihin ne ifade ettiği 7'den 70'e herkes tarafından benimsenmiş hatta hissedilmiş olmalı. Sancılı geçen Kurtuluş Savaşı'nın ardından Lozanda dönemin şartları göz önünde bulundurulduğu zaman çok önemli bir kazanım elde ettik.Ülkenin düşman işgalinden kurtulmasına olanak veren bu antlaşmanın ardından tarafların yani Ankara'nın hangi sıfatla burada yer aldığının kafa karışıklığı artık giderilmeliydi.İste bu süreçte 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edildi ve yönetim şekli bu doğrultuda belirlendi. Peki cumhuriyet kavramının topluma ve demokrasi anlayışı içerisinde halka yansıması nasıl oldu, yani Cumhuriyet ne demekti ve önemi neydi?Aslına bakılırsa Cumhuriyet; bireyin özgür bir çerçevede yaşayabilmes...