Ana içeriğe atla

SİYASET ODAKLI TOPLUMSAL İLETİŞİM VE UZLAŞI



Toplumsal iletişim ve uzlaşı'nın tanımıyla başlamak gerekirse; iletişim ve uzlaşı kelimelerinin anlam olarak aynı düzlemde yer aldığı görülsede tanımlama konusunda farklı olduğunu bilmekteyiz.İletişim; temel olarak (insan özelinde) karşılıklı anlaşmak olarak ifade edebiliriz.Uzlaşı; karşılıklı olarak bazı konular çerçevesinde ortak paydalarda buluşmak demektir.Siyaset; iletişim ve uzlaşı başlıklarını kullanarak seçmen diye nitelendirdiğimiz vatandaşlardan oy ve destek alma sanatı demektir.
Toplum, bir arada yaşamayı amaç edinen, çeşitli kurallar çerçevesinde barış ortamı sağlanarak bir arada bulunan ve devlet olgusuna maddi destek sağlayarak devamlılığı sağlamaya gayret gösteren bilinçtir.Devletin devamlılığı için bir arada bulunan topluluk kendi içinde farklı yaşam tarzlarına, farklı refah seviyelerine ve farklı dini yaşam ve inanış biçimlerine sahip kitlelerdir.
Kitlelerin bu tip ayrılılıkları Siyaset için önemli ve olumlu bir durumdur ki; destekçi çekmek adına oluşturulacak politik zemin için en uygun durumdur.Örneğin; zenginlik seviyesi düşük kitleleri zenginleştirme vaadi bir iletişim aracı olarak kullanılabilir ya da dini yaşayış biçimi farklı olan kitlelere özgürlükçü ve ılımlı bir bakış açısının yaratılacağı vaadi uygulanabilir.Bu örneklerin hepsi siyasetin kitlelerle kurduğu iletişim biçimidir.
Kitlelere yönelik yapılan politik yaklaşımlar ve her kitle için oluşan siyasi vizyon, gelecekçilik ve devletin toplumsal birliği sağlaması konusunda bazı yaralara sebep olabilir.Bu ne demek? Devletin rolü, tüm vatandaşların bir arada sıkıntı yaşamadan ve ayrılıkçı fikre düşmeden bir arada kalmasını sağlamakken, kitleleri birbirinden bazı düşünceler çerçevesinde ayrı tutarak, destekçilerini sağlamlaştırmak adına ayrı bir yapı kurması anlamına gelmektedir.
Toplumsal uzlaşı ise işte tam olarak burada devreye giriyor.Yaşanılan çeşitli ayrılıklar belirlenen uzlaşı konuları ile tekrar birlikteliğe dönüşebiliyor.Bunlar nelerdir? Anayasal Hukuk Sistemi, Milli Değerler, Bayrak, Dini Olgular, Özgür Yaklaşımlar vb. başlıklar toplumu bir arada yaşamaya teşvik eden uzlaşı kavramlarıdır.
Dikkat ederseniz toplumsal uzlaşı konusu önü alınmaz bir hale gelirse toplum içerisinde kapanması mümkün olmayan katliam, ayaklanma, iç karışılık ve kitleler arası kırgınlıklara sebep olan yaralara sebebiyet verebilir.Bu yüzden toplumsal iletişim ve uzlaşı konularının aynı doğrultuda olması kitlelerin birlikteliği, devletin bekası ve halkın refahı konusunda önemli bir etken olacaktır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ATATÜRKÜ ANLAMAK

Bugün 10 Kasım Ata'nın ölümünün 81. Yıl dönümü.İçimizde hissettiğimiz hüznün ve yaşattığı sonsuz özlemin tarifsiz olduğunu unutmadan "ancak yüz yılda bir yer yüzüne böyle biri gelir" denen Ata'mızı saygı ve özlemle tekrar anıyorum. Ne zaman önemli bir gün olsa ülke adına ve ne zaman milli duygularımızı kabartan anlar yaşasak aklımıza gelir Atatürk, peki neden aklımıza gelir? Atatürk'ün bir Osmanlı Askeri olarak önemli başarılara imza atarak karşımıza çıktığı  savaşlar vardır, Çanakkale Savaşı Destanı gibi... "Cephaniz yoksa süngüleriniz var." Osmanlı'nın hasta adam olarak nitelendirildiği dönem ülkenin bir çok yeri işgal altında ve pazarlık masasında görüşüldüğü dönemde Atatürk Kurtuluşumuzu simgeleyen mücadelemizi başlatıyor.Lozanda son bulan bu mücadelenin ardindan Cumhuriyetin ilanı ile bu zaferler taçlanmış artık insanlar kendi ülkelerinde sömürge güçlerin boyunduruğu altında değil kendi anavatanlarında kendi cumhuriyetleri içerisinde

Antika Sandalye Hikayesi

Genç adam, antika  merakı sebebiyle ülkenin en ücra köşelerini dolaşıyor ve gözüne kestirdiği antika malları yok pahasına satın alarak kazanç elde ediyordu. Kış kıyamet demeden sürdürdüğü seyahatler sırasında başına gelmeyen kalmamış gibiydi. Fakat bu seferki hepsinden farklı görünüyordu.  Yolları kapatan kar yüzünden arabasını terk etmiş ve yoğun tipi altında  donmak üzereyken, bir ihtiyar tarafından bulunup onun kulübesine davet edilmişti. Yaşlı adam, antikacının yürümesine yardım ederken: - Günlerdir hasta olduğumdan, odun kesmek için ilk defa dışarıya çıktım, dedi. Meğer seni bulmak için iyileşmişim. Diz boyuna varan karla boğuşup kulübeye geldiklerin de, antikacının beyaz göre göre donuklaşan gözleri fal taşı gibi açıldı. Odanın orta yerindeki kuzinenin etrafını saran  üç-dört sandalye, onun şimdiye kadar gördüğü en güzel  antikalar olmalıydı. Saatlerdir kar içinde kalan vücudu bir anda ısınmış, buzları bir türlü çözülmeyen patlıcan moru suratını ateşler kaplamıştı. Yaşlı a

DÜŞÜNCE VE FİKİR YAYMA ÖZGÜRLÜĞÜ

Gündemin en yoğun başlığı ifade hurriyeti bu konuda aslolan davranış özgürlük ilkesiyle örtüşmeliyken ülkelerin yönetim şekline ya da devlet otoritesine göre yaklaşımlar kendi içlerinde şınırlandırılmıştır.Bu belli sebepler doğrultusunda hem AİHM hem AB maddelerine bakıldığında düşünce özgürlüğünün ya da fikir yayma özgürlüğünün hangi noktalarada ne kadar uygulandığı gözlemlenebilir ancak biz 1982 anayasasıyla beraber hayatımızda yer alan bu başlığın anayasal düzende ne ifade ettiğıne ve nasıl sınırlandırıldığına bakalım. Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı,resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü,radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir. Bu hürriyetlerin kullanılması, millî güvenlik, kamu düze